Dünya ilham kaynakları ile dolu bir yer ve bu ilhamın ne zaman, nereden ve ne şekilde geleceğini tahmin etmek pek mümkün değil. Yine de sanatın ve sanatçının pek çok kişiye ilham kaynağı olduğunu söyleyebiliriz. Moda ve sanatın birbiriyle iç içe ilişkisi çok derin bağlara dayanmakta. Biz de bu seferki arşiv yazımızda bu bağların minik bir parçasını inceliyoruz: Yves Saint Laurent ve Sanat.
“I believe the work of a couturier is very much like that of an artist. In fact, I have constantly found inspiration in the work of contemporary painters: Picasso, Matisse, Mondrian.”
-Yves Saint Laurent
(Bir modacının işinin bir sanatçınınkine çok benzediğine inanıyorum. Hatta; Picasso, Matisse, Mondrian gibi çağdaş ressamların çalışmalarında sürekli ilham bulmuşumdur.)
Büyük bir sanatsever olan Yves Saint Laurent, çoğu zaman sanattan ilham alan bir tasarımcı olmuştur. Her ne kadar moda dünyasında tasarımlarında sanata dönen tek kişi olmasa da arşiv serimizde ‘moda ve sanat ilişkisine’ değindiğimiz ilk yazımız için iyi bir başlangıç ismi olacağını düşündük.
Mondrian Koleksiyonu
Yves Saint Laurent, Hollandalı ressam Piet Mondrian’a hayranlığını sonbahar/kış 1965 “Mondrian Koleksiyonu” adlı koleksiyonuyla göstermişti.
Koleksiyon her ne kadar birden fazla sanatçıdan ilham alınarak oluşturulmuş farklı tasarımlar içerse de Mondrian ilhamlı 6 elbisenin önemi ve popülerliğinden dolayı koleksiyon böyle adlandırıldı.
Mondrian’ın kompozisyon eserlerindeki soyut tarzını, Laurent’in tasarladığı 6 elbisede bariz bir şekilde görmek mümkün. Mondrian’dan gelen temiz, geometrik çizgiler ve cesur renkler içeren bu modern koleksiyon, zamanında Yves Saint Laurent’e büyük başarı getirdi.
Mondrian koleksiyonundan bir sene sonrasına geldiğimizde ilham alınan kişi değişse de Yves Saint Laurent’in yine sanata dokunduğu bir koleksiyon görüyoruz.
Pop Art ve Tom Wesselmann
Laurent’in 1966 sonbahar/kış koleksiyonunda pop art esintileri bizi karşılıyor. Koleksiyonda bulunan iki elbise Amerikan sanatçı Tom Wesselmann’in eserlerinden ilhamla yaratılmış.
Made in Japan – La Grande Odalisque
Yves Saint Laurent, bu sefer tabloyu bir kürke dönüştürmüş. İlkbahar/yaz 1971 koleksiyonunda yer alan aşağıda gördüğünüz kürk, Fransız sanatçı Martial Raysee’nin “Made in Japan – La Grande Odalisque” eserinden ilham alarak tasarlanmış.
Picasso, Portrait of Nusch Éluard ve Bale
1979 yılının sonbahar/kış koleksiyonuna baktığımızda yine ilham alınarak yapılmış bir ceket karşımıza çıkıyor.
Bu sefer Laurent’in esinlendiği nokta yukarıdaki cekete göre çok daha bariz. Picasso’nun sürreal ve geometrik eseri “Portrait of Nusch Éluard” da gördüğümüz cekete benzer şekiller ve renkler kullanarak hayat vermiş. Ayrıca Picasso’nun koleksiyona etkisi bu parçayla sınırlı değil.
Saint Laurent 1979 sonbahar/ kış koleksiyonunda ağırlıklı olarak Rus sanat eleştirmeni Sergei Diaghilev’in Picasso ile Parade balesi için 1971 yılında gerçekleştirdiği iş birliğinden ilham aldı. Picasso, balenin setini kostümlerini aksesuarlarını ve sahne perdesini tasarlamıştı.
Defile adeta bir teatral gösteri niteliğindeydi ve çokça ses getirdi. Saint Laurent’e neden bu kadar çaba sarf ettiği sorulduğunda, “Bu haute couture, çaba gerektirir,” dedi ve ekledi, “bu opera, bale, bu modern.”
Henri Matisse ve Fernand Léger
1981 sonbahar/kış koleksiyonunda da sanattan esintiler görüyoruz. Bu koleksiyonda Yves Saint Laurent çok sevdiği sanatçılardan ilham almıştı: Henri Matisse ve Fernand Léger.
Koleksiyonu incelediğimizde sanatın etkileri bariz bir şekilde gözümüze çarpıyor. Matisse’nin eseri “La Blouse Roumaine” de görülen üstün yansımasını, koleksiyonda yer alan bir üstte görüyoruz.
Ayrıca “La Gerbe”de resmedilen şekiller bir Yves Saint Laurent baskısı halinde karşımıza çıkıyor.
