Milano Erkek Giyim Moda Haftası; 2026 İlkbahar/Yaz sezonu için sınırları zorlayan, kimlik arayışını ve kültürel çeşitliliği odağına alan çarpıcı koleksiyonlara ev sahipliği yaptı. Pek çok ikonik marka; bu sezon erkek giyiminde yeni bir hafiflik, zarafet ve özgürlük dili sundu. Defileler sadece kıyafetlerle değil; anlatılar, duygular ve ilham kaynaklarıyla da iz bıraktı.
Bu yazıda, Milano podyumlarında öne çıkan İlkbahar/Yaz 2026 erkek koleksiyonlarını inceliyor; öne çıkan temaları, renk paletlerini ve tasarım anlayışlarını keşfediyoruz.
Prada
Miuccia Prada ve Raf Simons’un ortak vizyonuyla hazırlanan “A Change of Tone” adlı Prada 2026 İlkbahar/Yaz Erkek Koleksiyonu, şiirsel ve içe dönük bir ruh halini yansıtıyor. Defilenin gerçekleştiği mekân, koleksiyonun yalın ama etkili tonunu tamamlıyor: sakin, sınırsız ve doğayla uyumlu, sezgisel bir ifade biçimi.
Koleksiyon, maskülen giyimin kalıplarını parçalayarak yeni bir özgürlük dili öneriyor. Yüksek kesimli ve mikro şortlar, klasik beyaz gömleklerle bir araya gelirken; trençkot ve blazerlara eşlik eden eşofman takımları spontane bir stil duygusu yaratıyor.
Renk paleti ise koleksiyonun duygularını destekliyor. Griler ve lacivertler; canlı kırmızı, kobalt mavi ve yeşil tonlarıyla bölünüyor. Uçuk sarı ve mint gibi pastel renkler ise koleksiyona yumuşak bir denge katıyor. Aynı zamanda ilkbahar ve yaz aylarını yansıtıyor. Tüm bu detaylar; doğa, hafiflik ve hayal gücünden oluşan düşsel bir yaz sahnesini çağrıştırıyor.
Dolce & Gabbana
Dolce & Gabbana’nın 2026 İlkbahar/Yaz erkek koleksiyonu, İtalyan zarafetini hafiflik ve rahatlıkla bir araya getiriyor. Domenico Dolce ve Stefano Gabbana, bu sezon gardıropların en beklenmedik yıldızını sahneye taşıyor: pijama.
Efektli kumaşlar, şeritli desenler ve yumuşak dokular; yatak odasından şehir hayatına uzanan bir stil anlatısı sunuyor. Üzerine geçirilen örgü hırkalar, ipek kravatlar ya da bol kesimli ceketlerle bir araya gelen pijamalar, hem sabah kahvesi hem akşam kokteyli için uygun hale geliyor.
Defilede; gün ışığında rahat silüetlerle başlayan anlatı, gecenin ilerleyen saatlerinde parıltılı taş işlemelere sahip özel tasarımlarla şıklığın dozunu artırıyor. Kristallerle ışıldayan pijama takımları, ev kıyafetini geceye taşıyan cesur bir yorum olarak dikkat çekiyor.
Renk paleti ise siyah, beyaz, krem, bej, fıstık yeşili ve toprak tonlarından oluşan bir zarafet yelpazesi sunuyor. Leopar desenli parçalar ve canlı boxer detayları koleksiyona enerji katıyor. Ayakkabılar ve diğer aksesuarlar da ilgi topluyor. Dolce & Gabbana bu koleksiyonla bizlere bir pijama partisi sunuyor. Bu parti; sınırları kaldıran, rahatlıkla gösterişi buluşturan çok yönlü bir erkek giyim vizyonu ile canlanıyor.
Giorgio Armani
Giorgio Armani’nin “With Signature Harmony” adlı 2026 İlkbahar/Yaz erkek giyim koleksiyonu, farklı yönlerden gelen referansları ustalıkla bir araya getirerek sakin ama etkileyici bir uyum sunuyor. Koleksiyon tüm zıtlıkları bir araya getirip “hafiflik” temasında buluşturuyor. 116 görünümden oluşan ve zaman zaman kadın silüetlerine de yer veren koleksiyon, markanın şimdiye kadar sunduğu en kapsamlı erkek koleksiyonlarından biri olma özelliğini taşıyor.
Armani’nin klasik çizgileri bu sezon daha da akışkan. Kısaltılmış ceketler, bol pantolonlar, ağırlıksız deri trençkotlar ve neredeyse vücutla bütünleşen örgü parçalar. Şekil ve yapı, hareket özgürlüğünü kısıtlamadan zarifçe bedenle akıyor. Suede ayakkabılar, pastel tonlardaki botlar ve salaş kesimler rahatlığı lüksle harmanlıyor.
Koleksiyonun renk paleti ise adeta bir Akdeniz yolculuğunu yansıtıyor. Çöl bejleri, gece mavileri, metropol grileri ve begonvil, turkuvaz gibi canlı dokunuşlar koleksiyonun duygusunu belirliyor. Aksesuarlar da bu özgür ruhu tamamlıyor.
Giorgio Armani evinde tedavi gördüğü için bu defilede fiziksel olarak yer almasa da, onun ustalığı ve vizyonu koleksiyonun her detayında hissediliyor.
Emporio Armani
Emporio Armani’nin bu sezonki anlatısı, geçmişin izlerini taşıyan ama bugüne ait olan bir stil haritası çiziyor. Hafif ketenler, soğuk boyalı kumaşlar, yumuşak ceketler ve bol tunikler; bizleri hem bedenle uyumlu hem de kültürel olarak zengin detaylarla buluşturuyor. Kullanılan özel dikiş teknikleri, koleksiyonun yüzeylerine ritmik bir hikâye yazıyor.
Aksesuarlar da bu anlatının bir parçası olarak karşımıza çıkıyor. Örgü terlikler, hasır şapkalar, metal muskalar ve boyna takılan tılsımlar… Aksesuarlar sadece birer süs değil, adeta kişisel anlam taşıyan yol arkadaşları konumunda bulunuyor. Renk paleti ise güneşi yansıtıyor. Toprak ve sarı tonları, soluk kırmızılar ve mavinin serinliği ile birleşiyor.
Kullanılan tüm görseller markalara aittir.
