Londra Moda Haftası, 2025 Sonbahar koleksiyonlarıyla moda dünyasına ilham vermeye devam ediyor. Bu sezon podyumlarda, klasik siluetlerin modern dokunuşlarla yeniden hayat bulduğu, sanat ve zanaatkarlığın ön planda olduğu etkileyici koleksiyonlar sergilendi.
Harris Reed’in avangart tasarımlarından, Dilara Fındıkoğlu’nun kaotik ve çarpıcı estetiğine, Daniel Lee’nin Burberry’deki sofistike vizyonundan, Simone Rocha’nın romantik dünyasına kadar birçok tasarımcı moda tutkunlarını büyüledi.
Biz de Londra Moda Haftası’nın dikkat çekici Sonbahar 2025 defilelerini ve koleksiyon detaylarını sizler için derledik.
Erdem

Erdem, Sonbahar/Kış 2025-2026 koleksiyonunda çağdaş eserleriyle tanınan ressam Kaye Donachie ile iş birliği yaptı. Donachie’nin, gerçeklik ve hayal dünyası arasındaki ince çizgide yer alan, adeta şiirsel nitelikteki portreleri koleksiyona ilham verdi.
Markanın yayımladığı basın açıklamasına göre; markanın kreatif direktörü Erdem Moralıoğlu, bu koleksiyonunda sanatçıyla eserlerindeki figürler arasındaki hayali sohbeti keşfediyor. Koleksiyon; akışkan, heykelsi ve kadınsı silüetlerden oluşuyor. Bu silüetler Donachie’nin renk paletiyle bütünleşerek masalsı bir atmosfer yaratıyor. Defilenin The British Museum’da gerçekleşmesi de koleksiyonun sanatsal yönünü pekiştiren önemli bir detay olarak öne çıkıyor.



Koleksiyonda ağırlıklı olarak mavi tonları hakim. Bunun yanı sıra bej, pembe, yeşil, bordo, kahverengi ve siyah gibi renkler de dikkat çekiyor. Kıyafetlerin vücuda adeta bir tuval gibi oturması ve kumaşlardaki sanatsal dokular, koleksiyonun estetik bütünlüğünü tamamlıyor.
Harris Reed
Harris Reed’in Gilded adlı Sonbahar 2025 koleksiyonunun ana ilham kaynağı: hayatın karmaşası. Reed, bu koleksiyonu tasarlarken kaosun yarattığı isyan ve bireysel özgürlüğün karşı kültüründen ilham alarak punk referanslarına yönelmiş. Markanın basın açıklamasında koleksiyon şu sözlerle tanımlanıyor: “Bu koleksiyon, yer kaplamak ve gürültü çıkarmak için tasarlanmış, son derece açık sözlü bir koleksiyon.”


Tema, koleksiyondaki tasarımlarla güçlü bir şekilde vurgulanıyor. Kabarık etekler, giyen kişiyi adeta dış dünyadan koruyan bir kafes etkisi yaratıyor. Daha önce duvar kağıtlarından ilham alarak tasarımlar ortaya koyan Harris Reed, iç mekanlara duyduğu hayranlığı bu koleksiyonda da sürdürüyor.

Bu koleksiyonda, lüks İngiliz aydınlatma ve mobilya markası Porta Romana ile iş birliği dikkat çekiyor. Reed, Duveen Galerileri‘nde sergilenen ve asılı duran kendine özgü Urchin avizesinden ilham almış. Ayrıca, Porta Romana tarafından 3D olarak modellenen ve yetenekli sanatçılar tarafından altın veya elektrik mavisi tonlarında elle boyanan giysi yapıları da koleksiyona dahil edilmiş.
Bu özel boyamalar, vücut hatlarını vurgulayarak koleksiyona zıtlık kavramını getiriyor. Zira bazı tasarımlarda görülen kafes ve zırh etkisi, kırılganlık ve savunmasızlıkla buluşarak tezat bir estetik sunuyor.



Harris Reed’in koleksiyonlarında görmeye alışık olduğumuz avangart silüetler, bu koleksiyonda da kendini gösteriyor. Reed, Gilded koleksiyonuyla bir kez daha modaya kendi sanat anlayışını katarak heykelsi tasarımlar yaratmaya devam ediyor.
Simone Rocha

Simone Rocha, Sonbahar 2025 koleksiyonunda zaman kavramını ele alıyor. Geçmiş ve şimdiki zamanı keşfe çıkan tasarımcı, varlığı sorgularken koleksiyonun ana temasını “Bugüne bağlı olmamak, kendi zaman ve mekanında avuntu bulmak” fikri üzerine kuruyor.
Koleksiyondaki parçalar, Simone Rocha’nın moda yolculuğu boyunca kullandığı motiflerden izler barındırıyor. Saten, dantel ve kürk detaylarının yanı sıra, neredeyse Rocha’nın sembolü haline gelmiş fiyonklar bu koleksiyonda da öne çıkıyor. Tasarımlarında farklı kumaşları bir araya getiren Rocha, karmaşıklık içinde bir bütünlük yaratıyor. Koleksiyonda özellikle denim, tüvit ve deri ön plana çıkıyor.



Dilara Fındıkoğlu
Son zamanların en çok ses getiren ve marjinal tarzıyla tanınan Dilara Fındıkoğlu, Venus from Chaos adlı koleksiyonuyla karşımızda. Fındıkoğlu, koleksiyonu tanıttığı basın açıklamasına şu sözlerle başlıyor:
“Eğer Dünya Kaos’tan doğduysa, Kaos Dünya’nın sonu olacaktır.”



Tasarımcı, bu koleksiyonunda ataerkil baskıya, inancın gücü ve hayal gücünün hafifliğiyle karşı koyulan bir dünya hayal ediyor. Bedenlerin, zihinlerin ve ruhların en güzel çiçeklere dönüştüğü bir dünya… “Kadınların Venüs’ten geldiğini söylüyorlar ve biz de ruhani bir coşkuyla Venüs’e dönüyoruz.”


Koleksiyonda, zırhı andıran fakat kırılgan güzelliğe sahip parçalar dikkat çekiyor. Sert kabuklu korselere, örgü ve yılan derisi katmanları eşlik ediyor. Bu katmanlar adeta dökülerek yeniden doğan bir bedeni ortaya çıkarıyor.
Koleksiyonda ayrıca Converse iş birliği göze çarpıyor. Klasik Chucks’lar, Fındıkoğlu’nun yarattığı Venüs dünyasının bir parçası olarak karşımıza çıkıyor. Tasarımcı, koleksiyonunda İtalyan ressam Sandro Botticelli’nin “Venüs’ün Doğuşu” tablosuna da atıfta bulunuyor.
Dilara Fındıkoğlu, bu koleksiyonuyla kendi dünyasını yaratıyor:
“Burada, iktidar sahiplerinin ‘zehirli atmosfer’ olarak adlandırdığı şeyi solumak, dağ havası kadar özgürleştirici. En temel unsurlarına kadar sıyrılan bedenler, yeni düşüncelerin, yeni dillerin, yeni geleneklerin vaadini kucaklıyor. Bu yeni dünyanın kurucu değerleri, tenimize kazınmış birer kutsal hatırlatıcı: Dünya’nın Kaos’a düştüğü ve ondan Venüs’ün doğduğu günün izleri.”



Burberry
Daniel Lee, Burberry Sonbahar 2025 koleksiyonunu tasarlarken hafta sonu kaçamaklarını hayal ediyor. Basın açıklamasına göre, Lee’nin deyimiyle biraz eksantrik, biraz bohem bir seyahat etme arzusu koleksiyonun merkezinde yer alıyor. Sonuç olarak, farklı mekanlara uygun, kapsamlı ve çok yönlü bir Burberry koleksiyonu karşımıza çıkıyor.


Lee, koleksiyonda hem dış mekanlardan hem de kır evi iç mekanlarından ilham alıyor. Hava koşullarına dayanıklı kumaşlar, iç mekan estetiğinden esinlenen detaylarla birleştiriliyor. Örneğin, kadife brokar ceketler, floklu duvar kağıdı desenlerini taklit ederek ev sıcaklığı hissini moda ile buluşturuyor.

İkonik Burberry silüetleri, modern dokunuşlarla yeniden tasarlanarak podyumda yerini alıyor. Klasik Burberry paltosu, bu kez kabartmalı deri trençkot formunda karşımıza çıkıyor. Patchwork kürkler ve alan jakarlı dokumalar koleksiyonun dikkat çeken unsurlarından. Ayrıca, binicilik pantolonlarının yeniden yorumu, dar kesim pantolonların geri dönüşünü destekleyen bir detay olarak öne çıkıyor.
Burberry Sonbahar 2025, zanaatkarlıkla harmanlanmış eğlence ve romantizmi yansıtarak, doğayla iç içe olmanın özgürlüğünü ve modern seyahat estetiğini kutluyor.